Her gün 30 binden fazla ziyaretçinin ağırlandığı Paris, dünyanın en ünlü müzesine ev sahipliği yapıyor. Ancak sanat endüstrisinin bu simgesinin arkasında Parisli sanatçılar için daha karmaşık bir gerçeklik yatıyor.
Uluslararası üne sahip tarihi Paris şehrinin ötesinde, 10 binde fazla yaşayan ve çağdaş sanatçı bulunuyor. Bu sanatçılar, popüler, hibrit ve yenilikçi girişimlere sahip yüzlerce sanatsal alanda faaliyet gösteriyor. 59Rivoli, bu sanatçılara destek veren bağımsız ve özgür bir alternatif sanat merkezlerinden biri.
59Rivoli, sanatı doğrudan stüdyoda, sanatçılarla ve onların yaratıcı süreçleriyle yakın bir şekilde deneyimlemenin yeni yollarına erişim sağlayarak sanatın normlarını yıkıyor. Böylece 59Rivoli, eserlerinden birini müzenin ikinci en işlek odası olan vestiyerlerde sergilemek üzere müzeye girerek cesaret gösterdi.
Ziyaretçiler kişisel eşyalarını şeffaf dolaplarda sakladıkları vestiyerlere girerek, yerleşik sanatçılarından Simon Lamasa‘nın “Immortelle” adlı eserini sergilediler. Eseri 12 parçaya bölüp 12 ayrı dolaba özenle yerleştirdiler.
13.dolap gözünde ise “Sanat Mona Lisa’dan daha fazlasıdır” mesajı yer alıyor. Zira 2019’da yayınlanan bir araştırmaya göre ziyaretçilerin %80’i dünyanın en büyük müzesine Mona Lisa’yı görmek için gidiyor.
Bu cesur girişim, 59Rivoli’nin, daha küçük sanatçılara ve sanat merkezlerine destek vermek için başvurduğu iletişim ajansı mortierbrigade tarafından gerçekleştirildi.
“Art Unlocked” adı verilen bu operasyon, aylar süren hazırlık ve planlama gerektiriyordu. Güvenlik kontrolleri, gizli kamera düzenlemeleri ve çeşitli provalarla, projenin başarısı için titiz bir çalışma yürütüldü.
Mortierbrigade’in Kreatif Direktörü Joost Berends, projenin başarısını, cesaretin ve kararlılığın ne kadar önemli olduğunu kanıtladığını söyledi. Onun ifadesiyle, “Cesaret eden kazanır.”